CHP İzmir’de birçok ilçeyi kaybedebilir

CHP’nin İzmir adaylarının belirlenmesinin ardından çarpıcı açıklamalarda bulunan Torbalılı Siyaset Bilimi Uzmanı Yusuf Batuhan Altun, CHP İl Başkanı ve bazı İzmir milletvekillerinin aday belirleme sürecini doğru yönetmediğinden dolayı İzmir’de birçok ilçenin kaybedilme durumunun olduğunu ifade etti

Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP), 31 Mart 2024 Mahalli İdareler Genel Seçimleri için İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı ile ilçe belediye başkan adayları belli oldu. Genel Başkan Özgür Özel’in başkanlığında toplanan Parti Meclisi (PM) yaklaşık 2,5 saat sürdü. Toplantının ardından yapılan yazılı açıklamaya göre, CHP’nin İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay oldu. CHP’nin İzmir adayları hakkında yaptığı değerlendirmelerde kongre sürecinin kırılganlıklara yol açtığını ve bununla birlikte CHP İl Başkanı Şenol Aslanoğlu ile bazı İzmir milletvekillerinin aday belirleme sürecini doğru yönetmediğinden dolayı İzmir’de birçok ilçenin kaybedilme riski olduğunu ifade eden Torbalılı Siyaset Bilimi Uzmanı Yusuf Batuhan Altun, “İl Başkanı Aslanoğlu, MYK’da yer alan Deniz Yücel, Murat Bakan, Ednan Arslan gibi İzmir milletvekilleri bu süreçte aktif rol oynadılar ve bu sonuçlar ortaya çıktı. Bu yüzden İzmir’de kazanılacak her ilçe İzmir halkına, kaybedilecek her ilçe ise bu isimlere yazar. İzmir, Deniz Baykal döneminde 30 belediyenin 29’u alınmış bir ildi. Benim öngörüm bu seçimde 18-20 ilçeyi alabileceği yönünde. Metropol ilçelere baktığımızda Buca’da olağan bir aday çıktı. Genç ve Buca’da karşılığı olan bir aday. Buca’da seçim sonucunu öngörmek pek mümkün değildir ama CHP’nin burada bir problem yaşayacağını sanmıyorum” şeklinde açıklamalarda bulundu.

KONGRE SÜRECİ KIRGINLIKLARA YOL AÇTI

CHP’de olağan kongre sürecinin işletilmesinin parti içinde kırgınlıklara yol açtığını ve bu kırgınlıkların yerel seçimlerde aday belirleme süreçlerinde etkili olduğu ifade eden Altun, “Aday belirleme sürecini iyi değerlendirmek lazım. Kaybedilen bir 28 Mayıs süreci var. 28 Mayıs’ın ardından vatandaştaki beklenti eski Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun görevi bırakması yönündeydi. Ancak kendisi Olağan Kongre sürecini başlatarak kurultaya gitme kararı aldı. Bu süreç çok büyük kırgınlıklara yol açtı. Yerel seçimler öncesinde olağan kongre takviminin işletilmesi safları ayrıştırdı. Yerel seçimlerde adaylık düşünen herkesin adaylar çıkaracağı mahalleler de dahil üyelerin birbirlerini kırdığı bir süreç başladı. Bu süreçte hoş olmayan şeylerde yaşandı. İzmir İl Kongresi’nde yaşanan olayları hepimiz gördük. Burada CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu’nun ciddi bir başarısızlığı söz konusu. Çünkü Deniz Yücel döneminde son il kongresinde Deniz Bey tek aday olarak girmişti. Tek aday olmasına rağmen çarşaf listeyle girmişti. CHP İzmir’de böyle bir kültür vardır. Demokrasi kültürü gereği il kongrelerine çarşaf listeyle girilir. Uzun yıllar sonra ilk defa çok adaylı bir kongreden blok listeyle seçime girildi. Buradan başlan bir kırılganlık süreci var. Daha sonra süreçte Özgür Özel’e karşı yapılan takınıla bir çirkin tavır var. Bunları iyi analiz etmek lazım. Bu süreçte Cemil Tugay çok doğru bir hamlede bulundu. Değişimin kaçınılmaz olduğunu gören Tugay, Genel Başkan Özel’i desteklediğini açıklayarak yanında yer aldı. Genel başkanların bu süreçte kendi tercihleri olabilir. Bu doğal bir şeydir. Büyükşehirlerde kendi yol arkadaşlarını, ekip arkadaşlarını görmek isteyebilirler. Özel burada da bir nevi İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adaylığına Cemil Tugay’ı göstererek böyle bir tavır takınmış oldu” diye konuştu.

KAYBEDİLECEK HER İLÇE O İSİMLERE YAZAR

Kongre sürecinde CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu başta olmak üzere Deniz Yücel, Murat Bakan, Ednan Arslan gibi İzmir milletvekillerinin başarısız bir süreç yürüttüğünü ifade eden Altun, “Örgütler her seçimde bu tarz tepkiler verebilir. Bu dönemde daha fazla olur. Çünkü yerel seçim öncesinde olağan kongre takvimi işletilmez. İşletilirse böyle öngörülmeyen sonuçlar olabilir. İlçe başkanlığını belli bir adayın desteklediği bir aday alır diğerleri ötekileştirilir. Bu süreçte bunu yaşadık. İl Başkanı Aslanoğlu’nun da bu süreçte başarısız. Neden başarısız? Bir il başkanı genel merkezi ter edemez. CHP kültüründe böyle bir şey yoktur. İl başkanı bunu yaparsa Çiğli’de yaşadığımız olaylar gibi durumlarla karşılaşılır. Mayıs seçimlerinde İzmir’de CHP’nin 14 milletvekili var. Bunların 10 tanesi CHP’de kaldı. AK Parti’nin 8 milletvekili var. Şablonu ortaya koyduğumuzda CHP’nin kalesi dediğimiz İzmir’de CHP’nin sadece 10 milletvekili varsa, AK Parti için de en zorlu yerlerden biri denilen İzmir’de 8 milletvekili varsa ben burada il başkanının aday belirleme sürecinde başarısız olduğunu düşünürüm. İl başkanı süreçte İzmir’in hakkını savunamadı. 18 milletvekili alabiliriz diye çıktıkları yolda 14’de kaldı. Bununda sadece 10 tanesi CHP milletvekili. Yerel seçimlerde de aday belirleme sürecini yönetemedi. Neden? Çünkü ilçelerde kırgınlıklar oluştu. En basit Menderes ilçesinde bir Prof. Dr. Özkan Yıldız adında bir aday adayı varken Menderes’te bir dönem muhtarlık yapmış kişi aday gösteriliyor. Belediye başkan yardımcılığı yapmış, belediyecilik tecrübesi olan, rekor oyla parti meclis üyeliğine seçilen bir sosyoloji profesörü, çocukluğu mendereste geçmiş bir kişi neden denklemden dışarı itiliyor? Nedeni; Deniz Yücel ve Murat Bakan’ın alevi kimliği sebebiyle Yıldız’a kimlik siyaseti yapmalarından kaynaklanıyor. İl başkanı Arslanoğlu, MYK’da yer alan Deniz Yücel, Murat Bakan, Ednan Arslan gibi İzmir milletvekilleri bu süreçte aktif rol oynadılar ve bu sonuçlar ortaya çıktı. Bu yüzden İzmir’de kazanılacak her ilçe İzmir halkına, kaybedilecek her ilçe ise bu isimlere yazar” diye belirtti.

CHP O İLÇELERDE SORUN YAŞAYACAK

İzmir’de CHP’nin Küçük Menderes Havzası’nda bulunan ilçelerde ciddi sorunlar yaşayacağını, metropol ilçelerde ise bir sorun olmayacağını söyleyen Altun, “Deniz Baykal döneminde 30 belediyenin 29’u alınmış bir ildi. Benim öngörüm bu seçimde 18 – 20 ilçeyi alabileceği yönünde. İzmir her seçimde daha da geriye gidiyor. Kemalpaşa, Tire, Ödemiş, Beydağ, Menderes, Selçuk, Torbalı ilçelerinde ciddi kaybetme riskleri var. Metropol ilçelere baktığımızda Buca’da olağan bir aday çıktı. Genç ve Buca’da karşılığı olan bir aday. Buca’da seçim sonucunu öngörmek pek mümkün değildir ama CHP’nin burada bir problem yaşayacağını sanmıyorum. Aynı şekilde Konak, Karşıyaka, Bornova ve Bayraklı’da da CHP adına sorun olmayacağını düşünüyorum. Ayrıca en doğru aday tercihi ise Bayındır’da olduğunu ve CHP’nin adayı olarak açıklanan Davut Sakarsu’nun farklı kazanacağını düşünüyorum” dedi.

SOYER, BU SÜREÇTE ÇOK YIPRANDI

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in, aday belirleme sürecinin uzamasından, DEM Parti ile adının kamuoyunda çok fazla anılmasından ve Heval Savaş Kaya, Mustafa Özuslu gibi isimlerin süreç boyunca işini kolaylaştırmamasında dolayı yıprandığını dile getiren Altun, “Kurultay öncesi yaptığımız araştırma çalışmasında iki sonuç ortaya çıkıyordu. Birincisi CHP Genel Başkan değişimi. İkincisi de İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı değişimiydi. Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’den memnuniyet çok düşüktü. Bu araştırmadan çıkartılması gereken sonuç Soyer’in başkanlık süresi boyunca çalışmadığından ziyade ciddi yatırımlar yapmasına rağmen yaptıklarını anlatamaması ve ekibinde yer alan bazı isimlerin Başkan Soyer’i zor durumda bırakması çıkartılıyor. Burada bir de DEM Parti faktörü var. DEM Parti Tunç Soyer’i istiyor, destekliyor diye kamuoyunda çıkan söylemler Başkan Soyer’i çok yıprattı. Çünkü son seçimde de gördük milliyetçi oylar yadsınamaz bir seviyede. Türkiye genelinde yüzde 25’lik bir milliyetçi oy oranı var. Yüzde 25’lik bir milliyetçi kesimi hiçe sayamayız. Burada DEM Parti’yi hiçe sayın demiyoruz kesinlikle ama CHP’nin yapması gereken Türkiye’nin her kesimini kucaklamaktır. CHP’yi yönetmenin Türkiye’yi yönetmekten zor olduğunu her zaman söylüyoruz. Çünkü CHP Türkiye’nin her kesimini kucaklaması gereken belki de tek partidir. Çünkü kurucu irade olduğu için bunu kesinlikle yapmak zorundadır” şeklinde konuştu.

ÜMİT ÖZLALE FAKTÖRÜ

AK Parti’nin İzmir’de seçimi kazanmaktan ziyade en yüksek oyu alabilmek için aday çıkarttığını söyleyen Altun, yerel seçimlerde İzmir’den aday gösterilen isimlerin kazanma olasılıklarını şu şekilde sıraları: “AK Parti’nin önceki dönem adaylara bakıldığında Hamza Dağ’ı daha şanslı görüyorum. İzmir’de büyümüş İzmir’i tanıyan bilen bir isim. Binalı Yıldırım veya Nihat Zeybekçi kadar zayıf bir aday olduğunu düşünmüyorum. Bana göre AK Parti’nin çıkarabileceği en doğru aday. Ümit Özlale’de seçimi kazanmak için çıkartılan bir aday değil. Tam aksine seçimi CHP adına kaybettirecek, oy bölmek için gösterilen bir aday. İYİ Parti’in İstanbul’da ki adayları Buğra Kavuncu’da aynı şekildedir. Altılı Masa olaylarında sonra Meral Akşener’in CHP’ye tavır göstermek için gösterilen adaylardır. Meral Akşener’in bu sürçte kazanacak aday noktasında kaybettirecek aday noktasın siyasetinin evrildiğini görüyoruz. Sıralama tahmini yapacak olursak eğer DEM Parti aday çıkartmazsa Cemil Tugay’ın yüzde 50 – 51 oranında oy alarak seçimi kazanacağını, Hamza Dağ’ın maksimum yüzde 38- 40, İYİ Parti’nin yüzde 5 – 7, DEM Parti’nin aday çıkarması halinde ise stratejik oy kullanarak 4 -5 civarında kalacağını düşünüyorum.”