Çakırbeyli’nin kaybedeni İsmail Uygur oldu
Yaklaşık 1 haftadır gözümüz kulağımız Çakırbeyli köyündeydi. Öncelikle orada yaşanan süreci sizlere anlatayım.
2019 seçimlerinde göreve gelen Belediye Başkanı İsmail Uygur, Torbalı’da kendisine oy vermemiş olan herkese, elindeki belediye gücü ile düşmanlık ediyor. Belediye işçilerini işten çıkardı, belediye memurlarını sürgün etti, esnafa zabıta gönderip işyerini mühürledi, Dağtekke’de köylü pazarını köylü kadınların başına yıktı, Özbey’de muhtarlık binasına tahliye kararı gönderdi ama başaramadı. Son olarak da Çakırbeyli’ye aynısını denedi.
Bir yıldan fazla bir süredir oradaki süreç işliyor.
Uygur, muhtara tahliye kararı gönderip, söz konusu binayı “stratejik plan ve değerlendirme için” kullanacaklarını söyledi.
Çakırbeyli halkı da yaklaşık bir yıldır, bu karara karşı direniyor.
Sonunda beklenen oldu ve Belediye Başkanı İsmail Uygur köye Zabıta memurlarını gönderdi. Karşısında hiç beklemediği bir direniş ile karşılaştı. Bütün Çakırbeyli halkı, muhtarlık binasının önünde adeta etten bir duvar ördüler. “Bizi ezip geçmeden bu tahliyeyi yapamazsınız” dediler.
Uygur, köylü vatandaşların karşısına belediye işçilerini dikti. Yüzlerce Temizlik İşçisi otobüslerle Çakırbeyli köyüne gönderildi. Köylüler ve işçiler arasında zaman zaman sözlü atışmalar gerçekleşti. 70-80 yaşındaki köylü kadınlar, belediye işçilerine “İsmail Uygur bizi dövmeniz için mi gönderdi sizi?” dediler.
Köye çok sayıda jandarma ve komando ekibi gönderildi.
Saatler 20.00’ı gösterdiğinde, belediyenin çok sayıda yetkilisi, başkan yardımcısı köye geldi. Niyetleri, saat 21.00’da sokak kısıtlaması başlayınca köylüler dağılacak, onlar da tahliye işlemini gerçekleştirecekti.
İlçe Kaymakamı Ercan Öter devreye girerek, bunun gerçekleşmesini önledi ve hem belediye işçilerinin hem de köylülerin evlerine gitmelerini, aksi halde sokak kısıtlaması nedeniyle işlem yapılacağını söyledi.
Jandarma, Çakırbeyli muhtarlık binası önünde 3 gün nöbet tuttu.
Ondan sonra da bürokrasi devreye girdi.
Kaymakam Ercan Öter, pazartesi günü muhtar ile belediye yetkililerini bir araya getirdi. Morali bozulduğu için o gün hiç evinden çıkmayan İsmail Uygur’u temsilen toplantıya Belediye Başkan Yardımcısı Ali Yakupoğlu katıldı. Yakupoğlu, belediyenin o binada “Sağlık birimi” kuracaklarını söyledi. İsmail Uygur, sratejik araştırmalardan geri adım atmıştı yani.
Muhtar da, buna karşı çıkmayacaklarını, muhtarlık binasını sağlıkçılarla paylaşabileceğini, hem muhtarlık hizmetinin, hem de sağlık hizmetinin bir arada verilebileceğini söyledi. Ve bu şekilde bir karar alındı.
Bunlar hepimizin gözü önünde cereyan eden olaylardı.
Peki perde arkasında görünmeyenler?
Asıl mesele oradaydı…
İlk günden itibaren AK Parti İlçe Başkanı Selman Günaydın, ilçe yönetimi ile beraber Çakırbeyli halkının yanında durdu, Zabıta memurlarının önünde set oldu.
AK Parti MKYK üyesi ve İzmir Milletvekili Mahmut Atilla Kaya partisinin kongreleri ile meşguldü. Özbey’de olduğu gibi sürece birebir müdahil olmadığını biliyorum. Ama sosyal medyada hızla yayılan bir videosu yetti.
İlk günün akşamında sosyal medyada, Mahmut Atilla Kaya’nın “Ateş olsan cürmün kadar yer yakarsın” videosu elden ele yayıldı. O video Uygur’u sindirmeye yetti.
Bazılarına Mahmut Atilla Kaya’nın adı bile yetiyor.
Biz biliyoruz ki Mahmut Atilla Kaya, Torbalı halkını hiç yalnız bırakmaz, en ufak bir zarar görmelerine müsaade etmez, herhangi bir provokasyonun devreye girmesine izin vermez. Gerek resmi, gerekse de sivil tüm önlemlerin alınmasını sağlar.
Her platformda Torbalı’yı sahipsiz bırakmadığı için sayın Vekilimize teşekkür ediyorum.
Aynı şekilde tarafları bir araya getirip, ortak bir çözümde buluşma sağlayan Torbalı Kaymakamı sayın Ercan Öter’e de teşekkür ediyorum.
İlk günden itibaren “birlik ve beraberlik” içerisinde mücadele eden, atalarından kendilerine kalmış olan muhtarlık binalarına sahip çıkan Çakırbeyli halkı ve muhtarını da tebrik ediyorum.
Bir de Selman Günaydın var.
İlk günden itibaren Çakırbeyli’ye gidip, köylülere destek verdi. Görünmez bir el gibi domino taşlarını yerlerine koydu. Bir orkestra şefi gibi, ince ve nazik hamlelerle süreci yönetti. Torbalı, aklıselim içinde hareket eden, soğukkanlı ve kararlı, halkına saygılı yeni bir siyasi lider kazandı. Bu ilçemizin kazanımıdır.
Ve günün sonunda ne oldu?
Torbalı’nın artık eski Torbalı olmadığı, artık eski kasaba siyaseti ile yönetilemeyeceği, zorbalıkla belediye gücünün kullanılamayacağı anlaşılmış oldu.
“El elden üstündür” deyiminin ne kadar gerçek olduğunu görmüş olduk.
Torbalı halkının sahipsiz olmadığını görmüş olduk.
Belediye Başkanı İsmail Uygur da, artık eskisi gibi “İstediğimi yaparım, ben böyle uygun gördüm yaparım, kafama eseni yaparım, Torbalı’nın sahibi benim” diyemeyeceğini gördü.
Bu sürecin tek kaybedeni Belediye Başkanı İsmail Uygur, kazananı ise Çakırbeyli Köyü ile beraber tüm Torbalı halkıdır.
Not: Biraz tebessüm 🙂
Çakırbeyli hadisesinde İsmail Uygur’un istediği olmayınca, AK Partili gençler sosyal medyada bir akım başlattı. Ermenistan’ı Karabağ’da yerle yeksan eden Azerbaycan lideri İlham Aliyev’in belleklere kazınan sözünü Torbalı’ya uyarladılar. Buna çok güldüm 🙂
Ne oldu Uygur?
Yol çekirdin Çakırbeyli’ye, Reks eyliydin?
Ne oldu be status?
Cehenneme gitti status, göra gitti status, görbagör oldu status, yoktu status!